Küreselleşmenin Aile Üzerindeki Etkileri ve İslami Perspektif
Citation
ÇETİN, Fatma, Küreselleşmenin Aile Üzerindeki Etkileri ve İslami Perspektif, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul 2020.Abstract
Müslüman toplumlardaki ıslahat/yenileme hareketleri, küreselleşme gibi farklı isimlerle anılsa da, bu faaliyetlerin sekülerleşme veya sekülerleştirme çalışmaları olması sebebiyle sürekli çatışma ortamı oluşturmuştur. Bu tez çalışmasında günümüzde yaşanan olayların benzerinin geçmişte de yaşanmış olduğu dikkate alınarak “aile krizi” olarak isimlendirebileceğimiz bir takım değişimlerin aslında “kültür krizi” olduğu tespit edilmiştir. Buna kriz dememizin sebebi, meydana gelen olaylarla ilgili olarak algılama ve düşünme biçimlerinde, temel değer ve kavramlarda köklü değişikliklerin gerçekleşmesidir.
Osmanlı devletinde ıslahat çalışmalarıyla başlayan değişikliklerin sadece küçük sayılacak bir kısmı aileleri ilgilendirirken günümüzde bu çalışmalar çok daha geniş kitleleri etkilemektedir.
Bu çalışmada ilk olarak M.Ö. 753 yılında Roma Devletini kuran Roma putperest ailesinden başlayarak, günümüze gelinceye kadar Batı aile tecrübesi ve Batı aile anlayışı ele alınmıştır.
İkinci bölümde Batı aile tecrübesinin meydana getirdiği kültür birikiminin Tanzimat’la beraber Müslüman ailesine aktarım aşamaları tespit edilmeye çalışılmıştır.
Üçüncü bölümde ise küreselleştirme çalışmalarının boyutlarına aile yönüyle işaret edilerek; Kıyamete kadar baki kalacak tek din olan İslamiyet’in mensupları olarak Müslümanların diğer milletlere örnek olmak vazifesini yerine getirmede aile boyutu üzerinde durulmuştur. Reform (ıslahat) movements, in Islamic societies -although often introduced under the pretext of other phenomenons such as globalization- has been enforcing secularization or secular practices and therefore, it often breed conflict environments. In this thesis, I argue that some of the challenges that we can call as the “family crisis” are actually “culture crises” by taking into consideration that culture has often been in the frontline of the structural crises in the past as well. The reason why we call this phenomenon a “crisis” is the fact that it had a profound impact on core values and concepts and on the way people perceive and reflect events as a whole. In the Ottoman period only a limited part of the reform (ıslahat) efforts affected the family structure yet such efforts affect wider masses today.
This study initially discussed the Roman pagan family that had been the very foundation of the Roman State in 753 B.C., and its roots in the modern Western family structure and understanding.
In the second part, the paper tries to elaborate how the essence and the cultural norms of the Western family was transferred to the Muslim family along with Tanzimat reforms (1839 Ottoman political reforms).
In the third part, the affect of globalization in terms of family re-modelling is discussed. Further it has been pointed out that the duty of Muslims who are the members of a religion which is the only religion that will survive until the Yawm ad-Din, as a role model in terms of family.