Mezemorta Hüseyin Paşa
Künye
ORAKÇI, Zehra, Mezemorta Hüseyin Paşa, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Tarih Programı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2021.Özet
Osmanlı Devleti’nde XVII. yüzyılın sonlarında görev yapmış en meşhur kaptanıderyalardan olan Mezemorta Hüseyin Paşa, gençlik yıllarından itibaren Garp ocaklarına mensup bir şekilde korsanlık yapmış ve uzun süren bir esaret hayatı yaşamıştır. Başarılı denizciliğiyle Cezayir’de saygınlık elde etmiş ve daha sonra 1683-1688 yılları arasında burada dayılık ve beylerbeyilik vazifelerinde bulunmuştur. Bezayir beylerbeyiyken Mora Yarımadası’nda Venediklilerle mücadele eden Osmanlı donanmasına yardımlarda bulunmuştur. Başarılı denizciliği Osmanlı Devleti tarafından fark edilmiş ve kaptanıderyalık vazifesi için İstanbul’a davet edilmiştir. Ancak Cezayir’den olaylı bir şekilde ayrılması sebebiyle kaptan paşalığa tayini ertelenerek 1691’de Tuna kaptanlığıyla vazifelendirilmiştir. 24 Ocak 1691 tarihinde ise kendisine mîrî kalyonlar kaptanlığı tevcih olunmuştur. Bu vazifedeyken Sakız Adası’nın Venediklilerden geri alınmasında gösterdiği başarıyla 6 Mayıs 1695’de vezirlik rütbesiyle kaptanıderyalık makamına getirilmiştir.Kaptanıderyalığa geldiği sıralarda Osmanlı Devleti uzun süreden beri Ege Denizi’nde Venediklilerle mücadele etmekteydi. Bu vazifesi süresince Venediklilere karşı savaşarak önemli galibiyetler elde etmiştir. 1696-1698 seneleri arasında Venediklileri Adalar Denizi’nde ve Çanakkale Boğazı’nda birçok kez yenilgiye uğratmıştır. Osmanlı donanmasında gerçekleştirdiği başarılı harekâtlarının yanı sıra vefatından evvel hazırlıklarını tamamladığı 1701 Tarihli Bahriye Kanunnamesi ile de Osmanlı kaptan paşaları arasında haklı bir üne kavuşmuştur. Bu bağlamda denizcilikten yetişme bir Osmanlı kaptanıderyası olan Mezemorta Hüseyin Paşa, Cezayir’deki ve Osmanlı donanmasındaki vazifeleri süresince başarılı hizmetlerde bulunmuştur. Mezemorta Hussain Pasha, one of the most famous captain pasha of the Ottoman Empire at the end of the 17th century, had been a piracy member of the barbary regencies since his youth and lived a long life captivity. He gained prestige in Algeria with his successful seamanship and later served as dey and beglerbegi there between 1683-1688. While he was the Beglerbegi of Algeria, he helped the Ottoman navy, which was fighting against the Venetians in the Peloponnese. While he was the Beglerbegi of Algeria, he helped the Ottoman navy which was fighting against the Venetians in the Peloponnese. His successful sailing was noticed by the Ottoman Empire and he was invited to Istanbul to serve as a captain pasha. However, due to his eventful departure from Algeria, his appointment as captain pasha was stopped. After that, he was appointed as the captain of the Danube navy in 1691. On January 24, 1691, he was conferred the title of commander of the kalyons. While he was in this duty, he was appointed as captain pasha with the rank of vizier on 6 May 1695 with his success in recapturing Chios from the Venetians.When he became kaptanpasha, the Ottoman Empire had been fighting against the Venetians in the Aegean Sea for a long time. During his tasks, he fought against the Venetians and achieved important victories between 1695 and 1698, he defeated the Venetian navy many times in the Aegean Sea and in the Dardanelles. In addition to the successful operations he carried out in the Ottoman navy, he gained a well-deserved reputation among the Ottoman captain pashas with the Bahriye Kanunnamesi which he completed before his death.