Farklı Cinsel Yönelime Göre Çocukluk Çağı Ruhsal Travmaların ve Disosiyasyonun Yeme Tutumu Üzerindeki Etkisi
Künye
KILIÇ, Nevin,Farklı Cinsel Yönelime Göre Çocukluk Çağı Ruhsal Travmaların ve Disosiyasyonun Yeme Tutumu Üzerindeki Etkisi, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı Klinik Psikoloji Programı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2022.Özet
Bu çalışmanın amacı farklı cinsel yönelime göre çocukluk çağı ruhsal
travmalarının ve disosiyasyonun yeme tutumu üzerindeki etkisinin incelenmesidir.
Çalışmaya cinsel yönelim dağılımı bakımından 13’ü homoseksüel, 24’ü biseksüel, 6’sı
aseksüel ve 411’i heteroseksüel olan toplam 504 kişi katılmıştır. Veri toplama araçları
olarak Kişisel Bilgi Formu, Yeme Tutum Testi Kısa Formu (YTT-26), Türkçe
Duygusal Yeme Ölçeği, Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği (CTQ-33) ve Disosiyasyon
Ölçeği (DIS-Q) kullanılmıştır. Katılımcıların cinsel yönelim ve atanmış cinsiyet
özelliklerine göre yeme tutumları açısından farklılık olup olmadığının incelenmesi için
Ki-Kare analizleri yapılmış, yapılan karşılaştırmalar doğrultusunda kadın katılımcılar
arasında yeme bozukluklarının erkek katılımcılara göre daha yaygın olduğu
gözlenmiştir. Ayrıca farklı cinsel yönelimden kadın ve erkek katılımcılar için yapılan
gruplar arası ve grup içi karşılaştırmalar doğrultusunda, cinsel yönelime göre
bozulmuş yeme tutumu ve duygusal yeme sıklığı açısından farklılaşma olduğu
görülmüştür. Cinsel yönelim ve cinsiyet değişkenlerine göre çocukluk çağı ruhsal
travmalarının ve disosiyasyonun yeme tutumu üzerindeki etkisini belirlemek için
Çoklu Doğrusal Regresyon analizleri yapılmış, hem cinsel yönelim hem de cinsiyet
özelliklerine göre farklı travma türlerinin anlamlı düzeyde olumlu yönde yordayıcı
olduğu saptanmıştır. Aynı zamanda gruplar arası ortak etkisi bulunan travma türleri de
belirlenmiştir. Bunun yanı sıra travma zemininde gelişen disosiyasyonun bozulmuş
yeme davranışını tetikleyen önemli bir yordayıcı olduğu görülmüş, yapılan Bootstrap
analizi sonucu disosiyasyonun çocukluk çağı ruhsal travmaları ve bozulmuş yeme
tutumu ilişkisinde aracılık etkisi gözlenmiştir. Literatür çerçevesinde çalışma bulguları
tartışılmış, önerilerde bulunulmuştur. The aim of this study is to examine the effects of childhood psychological
traumas and dissociation on eating attitudes according to different sexual orientations.
In terms of sexual orientation distribution, a total of 504 people, 13 of whom were
homosexual, 24 were bisexual, 6 were asexual, and 411 were heterosexual,
participated in the study. Personal Information Form, Eating Attitude Test Short Form
(YTT-26), Turkish Emotional Eating Scale, Childhood Trauma Scale (CTQ-33) and
Dissociation Scale (DIS-Q) were used as data collection tools. Chi-square analyzes
were conducted to examine whether there was a difference in eating attitudes
according to the sexual orientation and assigned gender characteristics of the
participants. In addition, according to the comparisons between groups and within
groups made for male and female participants from different sexual orientations, it was
observed that there was a differentiation in terms of impaired eating attitude and
emotional eating frequency according to sexual orientation. Multiple Linear
Regression analyzes were performed to determine the effects of childhood
psychological traumas and dissociation on eating attitudes according to sexual
orientation and gender variables, and it was found that different trauma types were
significantly positive predictors according to both sexual orientation and gender
characteristics. At the same time, the types of trauma that have a common effect
between the groups were also determined. In addition, it was observed that dissociation
that developed on the basis of trauma was an important predictor that triggered
impaired eating behavior, and as a result of the Bootstrap analysis, the mediating effect
of dissociation was observed in the relationship between childhood psychological
traumas and impaired eating attitude. Within the framework of the literature, the
findings of the study were discussed and suggestions were made.