Romantik İlişkilerde Duygusal İstismarın, Psikodinamik Kişilik Organizasyonları, Klinik Spektrumda Kişilik Eğilimleri ve Aleksitimi ile İlişkisi
Künye
YILDIRIM, Uygar,Romantik İlişkilerde Duygusal İstismarın, Psikodinamik Kişilik Organizasyonları, Klinik Spektrumda Kişilik Eğilimleri ve Aleksitimi ile İlişkisi, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Psikoloji Anabilim Dalı Klinik Psikoloji Programı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2022.Özet
Bu çalışmanın amacı romantik ilişkilerde duygusal istismar failliği ve mağduriyetinin psikodinamik kişilik organizasyonları, klinik spektrumda kişilik bozukluğu eğilimleri ve aleksitimi seviyesi ile ilişkisinin incelenmesidir. Çalışmaya 473’ü kadın ve 242’si erkek olmak üzere toplam 715 yetişkin, bekar birey katılmıştır. Katılımcılardan Kişisel Bilgi Formu, Çok Boyutlu Duygusal İstismar Ölçeği, Kişilik Organizasyonları Envanteri, Coolidge Axis II Envanteri – Plus Türkçe Kısa Fomu ve Perth Aleksitimi Ölçeği’nden oluşan anket formu aracılığıyla veri toplanmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek amacı ile yapılan Korelasyon Analizi sonucunda romantik ilişkide duygusal istismar failliği ve mağduriyeti eğilimlerinin sınırdurum kişilik organizasyonu (kimlik difüzyonu, gerçeklik testinde hafif zayıflık, primitif savunmaların kullanımı), aleksitimi düzeyi; paranoid, antisosyal, narsisistik, histrionik ve bağımlı kişilik bozukluğu eğilimleri ile pozitif yönde ilişkisi olduğu bulunmuştur. yordayıcı ilişkiler açısından araştırma bulgularına göre; paranoid ve histrionik kişilik bozukluğu eğilimleri, kimlik difüzyonu ve aleksitiminin duygusal istismar failliği eğilimini; paranoid kişilik bozukluğu eğilimi, primitif savunma kullanımı ve aleksitiminin de duygusal istismar mağduriyeti eğilimini anlamlı düzeyde yordadığı tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra, kişilik bozukluğu eğilimleri açısından, yalnızca mağdur ve yalnızca fail gruplarına dahil olan bireyler karşılaştırıldığında ise yalnızca fail konumunda olan grubun paranoid, histrionik ve narsisistik KB eğilimlerinin anlamlı olarak yalnızca mağdur konumundaki gruptan yüksek olduğu bulunmuştur.Yalnızca sınırdurum kişilik organizasyonuna sahip katılımcılarla yapılan analizler ise paranoid, antisosyal, narsisistik ve histrionik kişilik bozukluğu eğilimlerinin duygusal istismar failliği eğilimini anlamlı düzeyde yordadığını ortaya koymuştur. Sosyo-demografik değişken kategorilerinden ilişki süresinin, romantik ilişkide uygulanan ve maruz kalınan duygusal istismar seviyesinde farklılık yaratabildiği de elde edilen bulgular arasındadır. Elde edilen sonuçlar alanyazın bulguları ışığında tartışılmış ve gelecekteki olası araştırmalar için önerilerde bulunulmuştur. The aim of the present study was to explore the relationship of emotional abuse (considering both the victim and the offender) in romantic relationships with psychodynamic personality organizations, personality disorder dispositions and alexithymia levels. A total of 715 single, adult participants, 473 women and 242 men, participated in the study. The data were collected via Personal Information Form, Multidimensional Measure of Emotional Abuse, The Inventory of Personality Organization, Coolidge Axis II Inventory – Plus Turkish Short Form and Perth Alexithymia Scale. As a result of correlation analysis which was conducted to examine the relationships between the study variables, it was found out that both emotional abuse perpetration and emotional abuse victimization inclinations positively correlated with borderline personality organization (identity diffusion, slight deficiency in reality testing, usage of primitive defenses), alexithymia levels; Paranoid, Antisocial, Narcissistic, Histrionic and Dependent personality disorder dispositions. Regarding the predictive relationships, the results yielded Paranoid and Histrionic personality disorder dispositions, identity diffusion as well as alexithymia levels significantly predicted emotional abuse perpetration tendency, whereas Paranoid personality disorder disposition, usage of primitive defenses and alexithymia were found to be significant predictors of emotional abuse victimization inclination. Furthermore, with respect to personality disorder dispositions, when the participants of “solely victim” group and the “solely offender” group were compared, it was found out that the paranoid, histrionic and narcisistic personality disorder dispositions of the offender group were significantly higher than those of the victim group. Regarding the personality disorder dispositions, the results obtained from the participants, who had borderline personality organization, indicated that Paranoid, Antisocial, Narcissistic personality disorder dispositions were significant predictors of emotional abuse perpetration tendency. Moreover, results showed that duration of the relationship, as a socio-demographic factor, would create variations with respect to emotional abuse perpetration and victimization tendencies. The implications of the study were discussed in light of the literature and suggestions were made regarding possible future research.