4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un Özel Hukuk Bakımından Sonuçları: Tazminat ve Geçersizlik (7246 Sayılı Kanun Değişikliklerinin Özel Hukuk Bakımından Sonuçlara Etkisi)
Citation
ARIKAN, Bahattin, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un Özel Hukuk Bakımından Sonuçları: Tazminat ve Geçersizlik (7246 Sayılı Kanun Değişikliklerinin Özel Hukuk Bakımından Sonuçlara Etkisi), Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Kamu Hukuku Anabilim Dalı Kamu Hukuku Programı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2022.Abstract
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, 13/12/1994 tarihinde bazı maddeleri haricinde yürürlüğe girmiştir. Kanun, rekabetin tesisi ve korunması için kamu hukuku ve özel hukuk bakımından sonuçları düzenlemiştir. Kanun yürürlüğe girdiğinden beri kamusal alan olan idari yaptırım ve Kurul’un uygulamaları yerleşmiş, rekabetin korunması ile tesisi alanında önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Ancak özel hukuk bakımından sonuçları olan geçersizlik ve tazminat yönünden ise istenilen seviyede ilerleme kaydedilememiştir.
20/06/2020 tarihinde yürürlüğe giren 7246 sayılı Kanun kapsamında Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’da değişikliklere gidilmiştir. Bu değişiklikler Kanun’a yeni müesseseleri kazandırmış, bazı uygulamalarda değişikliğe gitmiştir. Söz konusu değişikliklerin özel hukuk bakımından sonuçlara etkisi büyüktür. 7246 sayılı Kanun ile getirilen taahhüt, uzlaşma, yapısal tedbirler de minimis rule ve bireysel muafiyetin Kurul’un münhasır yetkisinden çıkarılması düzenlemeleridir. Söz konusu bu düzenlemeler özel hukuk bakımından sonuçlardan olan tazminat hakkını ortadan kaldırmamakta, sadece kamusal idari yaptırımların uygulanmasını engellemekte veya cezada indirime gitmektedir. Söz konusu düzenlemelerin ikincil mevzuatları çıkarılmış ama hala bazı konularda düzenleme yapılmamıştır. Örneğin, uzlaşma dosyasında uzlaşan taraf aleyhine uzlaşma dosyasının adli yargı hukuk mahkemelerinde delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı hususunda açıklık yoktur. Yine, 7246 sayılı Kanun uzlaşan taraf açısından uzlaşmanın tazminat davasına etkisi
v
konusunda düzenleme yapmamış ancak bu konuda genel hükümler doğrultusunda ödenen tazminatın rücusunda dikkate alınacağı değerlendirilmektedir.
Yargıtay ilgili hukuk dairesinin yerleşik içtihadı olan tazminat davasının açılabilmesi için Kurul nezdinde başvurunun olması ve bu başvurunun sonucunun idari yargı yolunda kesinleşmesinin 7246 sayılı Kanun gereğince değerlendirilmesi gerekmektedir. 7246 sayılı Kanun ile getirilen değişiklikler olan de minimis rule, bireysel muafiyetin mahkeme tarafından verilebilmesi ile taahhüt müesseseleri gereğince bu yerleşik içtihattan dönülmesi gerektiği açıktır. 7246 sayılı Kanun ayrıca Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’dan doğan davalarda ihtisas mahkemelerinin de kurulması gerektiğini ortaya çıkarmıştır. The Law No. 4054 on the Protection of Competition entered into force on 13/12/1994, with the exception of some articles. The law has regulated the results in terms of public law and private law for the establishment and protection of competition. Since the law entered into force, the administrative sanction and the Board's practices, which are public spaces, have been settled, and significant progress has been made in the field of competition protection and facilities. However, in terms of invalidity and indemnity, which have consequences in terms of private law, progress has not been made at the desired level.
Within the scope of the Law No. 7246, which entered into force on 20/06/2020, amendments have been made to the Law on the Protection of Competition. These changes have brought new institutions to the Law and have made changes in some applications. The changes in question have a great impact on the results in terms of private law. The commitment, reconciliation, structural measures, de minimis rule and the removal of individual exemption from the exclusive authority of the Board are the regulations introduced by Law No. 7246. These regulations do not eliminate the right to indemnity, which is one of the consequences from the point of view of private law, but only prevent the implementation of public administrative sanctions or reduce the penalty. The secondary legislation of these regulations has been issued, but still some issues have not been regulated. For example, there is no clarity in the settlement file as to whether the settlement file can be used as evidence in civil courts of judicial
jurisdiction against the reconciled party. Again The Law No. 7246 has not regulated the effect of the compromise on the indemnity case from the point of view of the reconciled party, but it is considered that the indemnity paid in accordance with the general provisions on this issue will be taken into account in the priority.
In order to file a indemnity case, which is the established jurisprudence of the relevant legal department of the Court of Cassation, an application must be submitted to the Board and the finalization of the result of this application in the administrative jurisdiction must be evaluated in accordance with Law No. 7246. The de minimis rule, which is the amendment brought by the Law No. 7246, is clear that this settled case-law should be revoked in accordance with the commitment institutions, with the individual exemption being granted by the court. Law No. 7246 has also revealed that specialized courts should be established in cases arising from the Law on the Protection of Competition.