Gün Görmeyen Sokak ve Havada Bulut Yok Adlı Romanlara Karşılaştırmalı Bir Bakış
Künye
BİÇER, İsmail Alperen. "Gün Görmeyen Sokak ve Havada Bulut Yok Adlı Romanlara Karşılaştırmalı Bir Bakış". FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 23 (2024): 163-182.Özet
Bu makale, Şahap Sıtkı İlter’in Gün Görmeyen Sokak ile Cevdet Kudret Solok’un
Havada Bulut Yok adlı romanlarından yola çıkarak yazarların gerçek karşısındaki
tavırlarını, toplumsal gerçekliğe bakışlarını karşılaştırmalı olarak incelemeyi amaçlıyor.
Her ikisi de 1958 yılında yayımlanan bu romanlarda, dönemin sanat ve edebiyat anlayışına
uygun olarak sırasıyla Nurseren ve Süleyman isimli iki ‘öğretmen’ gözüyle mahalle
sakinlerine, köye, köylüye ve memura bakılır. Romanların hâkim zihniyeti; eğitimin ve
kalkınmanın önemi, orta ve alt tabakaya mensup insanların içinde bulundukları durumun
epey zorlu ve eziyetli oluşudur. Bunlarla beraber Şahap Sıtkı, toplumsal gerçekliği
sanatkâr duyarlılığıyla görmesine rağmen eserin kurmaca dünyasını ve bu dünyanın
kişilerini sosyal ve ekonomik temelde ele almaz; eserinde değindiği toplumsal sorunlara
karşı bir ‘çözüm yolu’ veya ‘reçete’ sunmaz. Buna mukabil Cevdet Kudret, her ne kadar
başarısızlıkla sonuçlansa da toplumsal gerçeklik karşısında ‘müdahaleci’ bir tavır takınır;
roman kişisi Süleyman üzerinden yanlış bulduğu gerçeklikle mücadele eder. Bu bağlamda
denebilir ki Gün Görmeyen Sokak realist; Havada Bulut Yok ise toplumcu gerçekçi bir
romandır. Based on Şahap Sıtkı’s novels Gün Görmeyen Sokak and Cevdet Kudret’s Havada
Bulut Yok, this article aims to examine the authors’ attitudes towards reality and their
views on social reality comparatively. In these novels, both of which were published in
1958, in accordance with the understanding of art and literature of the period, the village,
the peasant and the civil servant are looked at through the eyes of two ‘teachers’ named
Nurseren and Süleyman respectively. The prevailing mentality in both of the novels is the
importance of education and development, and the fact that the situation of middle and
lower strata people is quite difficult and painful. However, although Şahap Sıtkı sees social
reality with artistic sensitivity, he does not deal with the fictional world of the work or
the people of this world on a social and economic basis; it does not offer a ‘solution’ or a
‘prescription’ to the social problems it touches on in his work. On the other hand, Cevdet
Kudret adopts an interventionist attitude although it ends in failure in the face of social
realism; The novel person struggles with the reality he finds wrong through Süleyman.
In this context, it can be said that Gün Görmeyen Sokak is a realist novel while Havada
Bulut Yok is a social realist one.