Basit öğe kaydını göster

dc.contributor.authorKılıç, Muhammed
dc.date.accessioned2024-10-10T08:31:45Z
dc.date.available2024-10-10T08:31:45Z
dc.date.issued2020en_US
dc.identifier.citationKILIÇ, Muhammed. "عقوبة الردَّة في الشرع الإسلاميّ". Mecelletü Külliyyeti’l-Ulumi’l-İslamiyye, 2 (2020): 160-197.en_US
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/11352/5035
dc.description.abstractمع التطوُّر العلميِّ والحضاريِّ المتسارع تتغيَّر بعض الأخلاق والسلوكيات والقناعات والمبادئ سلبًا أو إيجابًا، وتتجدَّد الحاجة إلى فهم أحكام الدين، وربما مراجعة بعض المسلَّمات فيه؛ لتوهُّمِ خللٍ في فهمِ مَن سبقنا من أهل العلم، أو للتثبُّت مِن صحَّة فهمِهم. ومن تلك المسلَّمات قضية حكم الردَّة في الشرع الإس لميِّ، فقد رفض بعضُ المفكِّرين المعاصرين وأصحاب حقوق الإنسان ا أن يُعاقَب المرتدُّ عن الدين الإس لميِّ بعقوبة القتل، ووجدوها تُعارِضُ مبدأ حريَّة المعتقَد الذي ا هو أساسيٌّ في هذا الدين الحنيف، وتأثَّر بهم عددٌ من العلماء المسلمين، فناقشوا هذه القضية. وعند استقراء الأقوال في هذه المسألة وجدتُ أنَّ جمهور أهل العلم وأصحابَ المذاهب الأربعة وغيرَهم خ لل مئات السنين متَّفقون على وجوب حدِّ الردَّة وأنَّه القتلُ، وأنَّ بعضَ العلماء ا المعاصرين وجَّهوا ذلك بأنَّ عقوبة الردَّة هي عقوبةٌ تعزيريَّةٌ من باب السياسة الشرعيَّة لا مِن باب الحدود، وأنَّ منكري الاحتجاج بالسنة المطهَّرة وبعضَ المفكرين المعاصرين قد أنكروا مشروعيَّة هذا الحدِّ. وبعد مناقشة أدلَّة كلِّ فريقٍ ووجهِ استدلالهم تمَّ التأكُّد من أنَّ حكمَ الردَّة الإجماليَّ في شرعنا الإس لميِّ هو القتل، مع تقرير الاخت لف في بعض التفاصيل الفرعيَّة الدقيقة؛ لأنَّ الانخلاع ا ا عن هذا الدين وعدمَ الرضى بأحكامه فيه مساسٌ بهيبة الشرع الإس لميِّ، والدولة الإس لميَّة.en_US
dc.description.abstractHızlı bir şekilde gerçekleşen ilmi ve kültürel ilerlemeyle birlikte bazı ahlaki tutumlar, davranışlar, kanaatler ve ilkeler olumlu ya da olumsuz olarak değişmekte ve dini hükümlerin anlaşılmasına olan ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Hatta bu durum dinde bazı açık hükümlerin yeniden gözden geçirilmesi konusunda bile olabilir. Bu da geçmiş âlimlerin meseleye yaklaşımlarında bir kusur olabileceği düşüncesi ya da anlayışlarının doğruluğunu araştırma gayesinden kaynaklanmaktadır. Dindeki bu açık hükümlerden biri de İslam hukukunda irtidat hükmüdür. Günümüz bazı düşünürleri ve insan hakları savunucuları mürtedin ölümle cezalandırılmasına karşı çıkmışlar; bu hükmün İslam’da bulunmasının dinde esas kabul edilen inanç özgürlüğü ilkesiyle çeliştiğini ifade etmişlerdir. Nitekim birçok ilim insanı bu düşünceden etkilenmiş ve bu meseleyi tartışmaya başlamıştır. Bu konu hakkındaki görüşler bir araya getirildiğinde görülmektedir ki yüzyıllar boyunca âlimlerin hemen tamamı ve dört mezhep imamı irtidat haddinin vacip olduğu yani mürtedin öldürülmesi hususunda görüş birliği içindedir. Bununla birlikte günümüz bazı ilim insanları irtidat cezasının had cezası olmadığı aksine bunun şer’î siyaset bağlamında bir tazir cezası niteliği taşıdığını söylemişlerdir. Sünnetle amel etmeyi reddeden bir grup ile bazı çağdaş düşünürler de bu had cezasının meşruiyetini inkâr yoluna gitmişlerdir.en_US
dc.description.abstractCommensurate with rapid intellectual and cultural advancement, certain manners, morals, ethics, and principles are replaced and / or modified. A need for understanding Islamic rulings, and perhaps even revisiting some of its hitherto unassailable truths arises due to either an unfounded assumption that our scholarly predecessors committed an error in their understanding, or arises to verify the validity of their understanding. From amongst these unassailable truths is the legal ruling of the apostate from Islam. Some contemporary thinkers and human rights activists have rejected the notion that an apostate from Islam should be punished by execution. They find it to contravene the principle of freedom of thought, an essential pillar of Islam. Some Islamic scholars have been influenced by their discourse, and they explored this issue as a result. Upon investigation of all relevant scholarly discourse regarding this issue, I found that the majority of Islamic scholarship from amongst the four schools and others over the course of hundreds of years agrees upon the legal obligation of mandatory capital punishment for apostasy. Some contemporary Islamic scholars have ruled that the punishment for apostasy is discretionary, and therefore subject to prevailing factors and circumstances (al-siyāsa al-shar’iyya, and therefore not a mandatory criminal penalty. Additionally, some of those who rejected the authoritativeness of the prophetic Sunna as well as some contemporary thinkers have dismissed the legality of this criminal penalty. After exploring the relevant evidences for each side, it was confirmed that the general ruling for apostasy in our Islamic tradition is death, while acknowledging difference of opinion regarding some of its legal implications. The reason for this is that forsaking Islam and rejecting its principles is tantamount to impugning the inviolability of Islam, as well that of Islamic legal and political sovereignty.en_US
dc.language.isoaraen_US
dc.publisherFatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesien_US
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccessen_US
dc.subjectالردَّةen_US
dc.subjectالسياسة الشرعيَّةen_US
dc.subjectحفظ الدينen_US
dc.subjectالضروريَّات الخمسen_US
dc.subjectالحِرابةen_US
dc.subjectالنفاقen_US
dc.subjectالحدُّen_US
dc.titleعقوبة الردَّة في الشرع الإسلاميّen_US
dc.title.alternativeİslam Hukukunda Dinden Dönmenin Cezasıen_US
dc.title.alternativePunishment for Apostasy in Islamic Lawen_US
dc.typearticleen_US
dc.relation.journalMecelletü Külliyyeti’l-Ulumi’l-İslamiyyeen_US
dc.contributor.departmentFSM Vakıf Üniversitesi, İslâmî İlimler Fakültesi, Temel İslam Bilimleri Bölümüen_US
dc.identifier.issue2en_US
dc.identifier.startpage160en_US
dc.identifier.endpage197en_US
dc.relation.publicationcategoryMakale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanıen_US
dc.contributor.institutionauthorKılıç, Muhammed


Bu öğenin dosyaları:

Thumbnail

Bu öğe aşağıdaki koleksiyon(lar)da görünmektedir.

Basit öğe kaydını göster