Anayasa Yargısı Karşısında Parlamento Egemenliğini Yeniden Düşünmek
Künye
DELİCE, Aslan. "Anayasa Yargısı Karşısında Parlamento Egemenliğini Yeniden Düşünmek". Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, 15.30 (2024): 1-30.Özet
Hukuk devletini otoriter, totaliter, faşist devletlerden ayıran iki nitelik vardır. İlki, özgür ve eşit
yurttaşların seçim yoluyla kendilerine uygulanacak üstün kuralları yapacak siyasilere vekalet
vermesidir. Cebri hukuk düzenine meşruiyet temin eden, kendi kendine yönetimin özünü oluşturan
hukuk devletinin olmazsa olmaz koşulu olan bu unsur, demokratik ilke olarak adlandırılabilir.
Diğer nitelik ise tüm kamu gücünün anayasal/yasal kurallara uygun olarak kullanılmasını zorunlu
kılan yasallık ilkesidir. Yüksek Mahkemelerin herkesi bağlayan nihai kararları, yalnızca kuralların
yapımında yurttaşların eşit katılımına izin vermediği için değil özerk ve sorumsuz hakimlerin
kullandığı kamu gücünün her tür yaptırımdan muaf olması nedeniyle de hukuk devleti için
sakıncalıdır. Makale hukukun üstünlüğünden meşruiyete, güçlü ve zayıf anayasa yargısından
siyasi soruna kadar çok sayıda kavramı açıklamayı ve bu kavramların demokratik teoriyle ne
kadar uyumlu olduğunu irdelemeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda tespit edilen sorunlara çözüm
önerisi olarak anayasal düzenin vesayet mercii haline gelen yüksek yargı yetkilerinin daraltılarak
zayıf anayasa yargısına geçilmesi ve Meclise Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarını ortadan
kaldırma yetkisinin tanınması önerilmiştir. Two qualities distinguish the rule of law from authoritarian, totalitarian, and fascist states. The
first is that free and equal citizens, through elections, authorize politicians to make the superior
rules to be applied to themselves. This element is the democracy principle. It is the sine qua non
condition of the rule of law, which provides legitimacy to the coercive legal order and constitutes
the essence of self-government. The other characteristic is the principle of legality, which obliges
all public power to be exercised in accordance with constitutional/legal rules. The final judgments
of the Supreme Courts, which are binding on everyone, are problematic for the rule of law not
only because they do not allow equal participation of citizens in rule-making, but also because
the public power exercised by autonomous and irresponsible judges is exempt from all sanctions.
As a solution, this article proposes a weak constitutional adjudication by narrowing the powers of the high courts, which have become the custodians of constitutional order, and granting the
Parliament the power to annul the decisions of the Constitutional Court.