Üsküdar’ın Vakıf Kültür Mirası ve Korunması İçin Öneriler
Künye
GELENGÜL EKİMCİ, Betül, & Zeynep AHUNBAY. "Üsküdar’ın Vakıf Kültür Mirası ve Korunması İçin Öneriler." Restorasyon Yıllığı Dergisi, 12 (2016): 6-15.Özet
Üsküdar antik döneme kadar uzanan tarihiyle İstanbul’un Anadolu yakasının önemli bir yerleşmesidir. Bizans
çağında küçük bir yerleşim yeri olan Üsküdar, Osmanlı döneminde İstanbul’un üç yönetim merkezinden
biri olmuş; Hac yolculuğuna başlayan kervanların ve doğuya sefere çıkan ordunun ilk durağı olarak
önemi artmıştır. İstanbul’un Anadolu ile bağlantısını sağlayan iskele civarında ve kervan yolu üzerinde, sultanlar
ve üst düzey yöneticiler tarafından 15. -19. yüzyıllar arasında kurulan vakıflarla Üsküdar imar edilmiştir.
Üsküdar’ın vakıf kökenli kültür mirası mimari anıtlarla sınırlı değildir. Karacaahmet Mezarlığı, ulu selvi ağaçları,
çeşme, sebil ve mescitleriyle Üsküdar’ın en büyük kabristanıdır. Halkın kutsal saydığı bu alan veli türbeleri ve
tarihi sofalarıyla adak ve ziyaret yeri olmuştur. Sultan vakıflarına bağlı Büyük ve Küçük Çamlıca tepeleriyle
Validebağ gibi korular mesire yeri olmuş; mescit, namazgâh, çeşme, sebil, kuyu, vb. yapılarla Üsküdar’ın
ücra köşeleri de şenlendirilmiştir. Üsküdar’ın günümüze ulaşan tarihi anıtlarının çoğu vakıf kökenlidir. Üsküdar
tarihinin önemli bir bileşeni olan vakıf kültür mirası daha iyi bakılmayı ve yönetilmeyi hak etmektedir; bu
değerler ayrıntılı olarak ele alınmalı, taşıdıkları ulusal ve evrensel öneme koşut olarak korunmaları ve sürdürülebilmeleri
yönünde çaba gösterilmelidir. Vakıf kültür varlıklarının tarihi niteliklerine uygun bir biçimde kullanılması,
tarihi kent peyzajı bütününde, temel çevresel öğeleriyle birlikte korunmaları önemlidir. Bu çalışmada
Üsküdar’ın kültürel mirasını temsil eden, kentin gelişimine yön veren vakıf mimari eserlerin yapıldıkları dönemden
itibaren geçirdikleri değişimler irdelenerek, günümüzdeki durumları ve özgünlükleri değerlendirilmiştir.
Çalışmanın, Üsküdar’ın vakıf kökenli kültür mirasının kapsam ve anlamının tam ve doğru olarak tanınmasına
ve korunmasına katkıda bulunması hedeflenmektedir. With its position across the Historic Peninsul, Üsküdar is an integral part of Cultural Landscape Site of
Istanbul. During the Byzantine period, it was a small settlement with commercial and religious buildings.
Starting with the fifteenth century, Üsküdar was developed by the Ottomans. During the Ottoman
period, Üsküdar’s commercial importance continued; caravans travelling to the East commenced their trip
from Üsküdar. Its prominent monumental buildings which are part of Istanbul’s silhouette were constructed
between the 15th and 19th centuries.
In Ottoman society, there were benelovent people who donated their moneynad property for the welfare
of the society. These individuals founded schools, libraries, religious and social buildings and donated
property the revenues of which were used for the maintenance and management of these buildings.
Üsküdar has a rich collection of waqf buildings. Today, these buildings are administered by the General
Directorate of Pious Foundations.
Waqf buildings have played important social, economic and cultural role in the development of urban
life in Üsküdar. The donators vary from ordinary citizens to the sultans and members of the imperial family.
The kind of waqf buildings varies from fountains which offered water to the passersby, to monumental
mosques; madrasas, libraries, primary schools, public kitchens, dervish lodges and hospitals.
The prominent waqf establishments in Üsküdar started with the Rum Mehmed Paşa Complex in 1470 and
continued with Mihrimah Sultan, Kösem Sultan, Ahmediye, Yeni Valide, Ayazma, and Selimiye architectural
complexes in the following centuries. In 1924, just after the establishment of the Turkish Republic, all waqf
buildings in Üsküdar were surveyed and their condition and locations were recorded. Since 1924, several of
the buildings on this list have been lost due to construction of new roads or neglect. Several have lost their
historic value because of bad restorations. Studying and documenting these monuments is important as
the first step in planning for the protection of the cultural heritage of Üsküdar.
It was considered important to compare the present situation of the monuments with their situation in
1924, describing the changes which have taken place in the meantime. With the help of field work and
archival study, it was possible to find out the extent of changes.
Üsküdar incorporates important elements from the long history of the Istanbul. As an important component
of of Üsküdar’s cultural heritage, waqf buildings deserve more attention and better management. In
this study, waqf buildings and their urban environment, from 15th century to19th century is evaluated.
The rich cultural heritage of Uskudar deserves respect; the contribution of the historic ensembles to the
historic landscape should be carefully protected. Detailed studies will provide a better appreciation of their
national and universal value.This study aims to contribute to a better understanding of the heritage values
and protection of cultural heritage by assigning the monuments proper new uses.
Bağlantı
https://www.vgm.gov.tr/vgm/vgmdergi/restorasyon/sayi12/files/assets/common/downloads/VRY_12.pdfhttps://hdl.handle.net/11352/2627
Koleksiyonlar
- Restorasyon Yıllığı [142]