Anıt eserlerin restorasyon proje ve uygulamalarında karşılaşılan sorunlar
Citation
UÇARKUŞ, Özlem, Anıt eserlerin restorasyon proje ve uygulamalarında karşılaşılan sorunlar, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Mühendislik ve Fen Bilimleri Enstitüsü Mimarlık Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2017Abstract
Zengin bir tarihi mirasa sahip olan Türkiye, uzun yıllar boyunca üretilen taşınır ve
taşınmaz kültür varlıklarının çarpıcı örneklerinin görülebileceği önemli ülkeler
arasındadır. Topraklarımız farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve çok eski
çağlardan itibaren farklı mimari tarzların izlerini barındırmıştır. Bu geniş mimari
birikim, hayatın bütünü üzerindeki etkisini, anıt eserlerle çarpıcı bir şekilde
ziyaretçilerine sunmaktadır. Kültür varlıklarımızın gelecek kuşaklara aktarılması ve
sahip olduğumuz değerlerin kamuoyuna tanıtılması bu anlamda büyük önem arz
etmektedir. Ülkemizdeki zenginliğin dünyaya tanıtıldığı belirli alan ve yapılar,
UNESCO’nun dünya miras listesinde yer almakta ve bu listeye yenileri eklenmektedir.
Kültür varlıklarının korunmasında farklı disiplinlerde çalışan meslek gruplarının, tüm
yapıları kapsayan müdahale biçimlerini belirleyen ilkelere göre hareket etmesi büyük
önem taşımaktadır. Özellikle “taşınmaz kültür varlıklarına dair koruma projelerini
hazırlayan ve uygulayan mimarlar, denetleyen ve onaylayan kamu görevlileri,
akademisyenler ve sivil toplum örgütleri” eserlerin gelecek kuşaklara aktarımında
etkin rol almaktadır. Bu çerçevede yapıların özgünlüğünü koruyabilmek için
projelendirme ve uygulama aşamalarının bilinçli bir şekilde yürütülmesi, düzenli
bakım ve onarım ile yapıların ayakta kalması esas kabul edilmektedir.
Bu tezde anıt eserlerin projelendirilmesi, restorasyon uygulamaları ve resmi süreçlerde
karşılaşılan sorunların tespiti, analizi ve çözüm önerileri ele alınmıştır. Kültür varlığı
niteliğindeki bir anıtın korunmasından bahs etmeden önce, günümüzdeki koruma
anlayışına kadar geçen süreci bilmek faydalıdır. Bu amaçla öncelikle koruma kavramı
ve ülkemizde koruma düşüncesinin gelişimi incelenmiştir. Ayrıca anıt eser kavramı ve
koruma, mevzuatımızdaki hususlar ve uluslararası sözleşmeler çerçevesinde
irdelenmiştir. Anıt eserlerin proje ve uygulama aşamasında izlenmesi gereken koruma
kriterleri cari ilke kararları esas alınarak incelenmiştir.
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de anıt eserlerin projelerini onaylayan, uygulama
aşamalarını denetleyen kurumlar mevcuttur. Ülkemizde mülkiyetin kime ait olduğuna
bakılmaksızın, taşınmaz kültür varlıklarının korunmasını sağlamak, gerekli tedbirleri
almak, aldırmak, denetimini yapmak ya da ilgili kamu ve kuruluşları ile belediyelere
yaptırmak görevi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na verilmiştir. Bu kapsamda anıt
eserlerin projelerini onaylamak yine aynı bakanlığın sorumluluğundadır. Özellikle en
fazla anıt eser mülkiyetine sahip Vakıflar Genel Müdürlüğü de koruma
uygulamalarında ön plana çıkmaktadır. Çalışma kapsamında bahsi geçen kurumlarla
birlikte, yerel yönetimler, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Milli
Saraylar, Milli Savunma Bakanlığı gibi anıt eserlere sahip kurumların proje ve
uygulama aşamasında mevcut mevzuat çerçevesindeki faaliyetleri aktarılmıştır.
Anıt eserlerin bakım, onarım ve korunmasının sağlanması için ilk önce projelendirme
aşamasının doğru ve eksiksiz olarak tamamlanması gerekmektedir. Ancak bu
projelendirme aşamasında, ilgili kurumların mevzuatı, kısıtlı süreler, koruma
mevzuatındaki eksiklikler, yapıya ilişkin verilerin toplanmasında yaşanan zorluklar ve
teknik ekiple alakalı sorunlar süreci zorlaştırmaktadır. Özellikle projelerin onaylandığı
koruma bölge kurullarının yapısından kaynaklanan sorunlar, proje sürecini olduğu gibi
uygulama sürecini ve niteliğini etkileyen bir hale de gelebilmektedir. Bu çerçevede
anıt eserlerin rölöve, restitüsyon ve restorasyon projelerinde yaşanan sorunlar, ilgili
kurumlar ve mevzuat çerçevesinde irdelenerek sorunlar ortaya konmuştur.
Ülkemizdeki restorasyon uygulamalarında genel olarak ihale sistemi, koruma
mevzuatının uygulamaya yönelik tarafındaki eksiklikler, rölöve, restitüsyon ve
restorasyon projeleri ve raporlarından kaynaklı sorunların uygulama aşamasına
yansıması, müelliflik ve mesleki denetim sorunları ile işlevlendirmeden kaynaklı
sorunlarla karşılaşılmaktadır. Ayrıca uygulama aşamasında nitelikli malzeme ve
işgücüne ulaşmakta da zorluklar yaşanmaktadır.
Çalışma kapsamında anıt eserlerin proje ve uygulama aşamasında karşılaşılan sorunlar
Nusretiye Camii örneğinde ele alınmış ve bu çerçevede yapının proje ve uygulama
süreçleri irdelenmiştir. Tezin son bölümünde koruma mevzuatı, kurumlar, proje ve
uygulama aşamasına dair tespit edilen sorunlar değerlendirilmiş ve bu sorunların
çözümüne yönelik öneriler sunulmuştur. Turkey, which has a rich historical heritage, is among the principal countries where
striking examples of cultural assets can be seen produced through centuries. Our lands
have been home to different civilizations and have seen traces of different architectural
styles since ancient times. This great architectural experience offers a striking
overview of the influence on life to visitors with its monumental works. The transfer
of our cultural assets to future generations and the introduction of the values possessed
are of great importance in this sense. Certain areas and buildings where the richness of
our country is introduced to the world are in UNESCO's world heritage list, and new
ones are added to this list.
It is of great importance that groups working in different disciplines in the protection
of cultural assets act according to the principles that determine the forms of
intervention involving all structures. Architects, supervisors and academicians and
non-governmental organizations, especially those who prepare and implement
conservation projects for architectural cultural assets, are playing an active role in the
transfer of monuments to future generations. In order to preserve the authenticity of
the monuments in this frame, it is accepted that the project and application phases of
the project are carried out consciously and that the buildings are maintained with
regular maintenance and repair.
In this thesis, arising problems during restoration projects and restoration applications
of monuments and related official processes, also analysis and solution proposal are
discussed. Before talking about the preservation of a monumental asset, it is useful to
know the development of today's conservation understanding. For this purpose, firstly
the concept of protection and the development of conservation thought in our country
have been examined. In addition, the concept of architectural monument and
protection has been examined within the framework of national and international
legislation. The conservation criteria that should be followed during the project and
application phases of the monuments were examined based on the current conservation
principles.
Just like in the world, there are institutions in our country that approve the restoration
projects of monuments and supervise the implementation stages. Regardless of the
ownership of the monuments in our country, the Ministry of Culture and Tourism has
given the task of protecting the immovable cultural assets, taking the necessary
precautions, taking care of them, inspecting or having done with the relevant public
institutions and municipalities. Within this scope, it is the responsibility of the same
ministry to approve the restoration projects of the monuments. In particular, the
General Directorate of Foundations, which has the greatest monumental property
ownership, is also at the forefront of architectural protection applications. Within the
scope of the study, the activities of the institutions with monuments such as local
administrations, Ministry of Transportation, National Palaces, etc., were presented in
the project and application phase within the framework of existing legislation.
In order to ensure the maintenance, repair and protection of monuments, firstly the
projecting phase must be completed correctly. However, during the phase, the
legislation of the relevant institutions, the limited time, the shortcomings in the
protection legislation, the difficulties in collecting the data related to the monuments
and the technical problems are complicating the process. Problems arising from the
work of the conservation councils, which are approved by the projects in particular,
can also affect the process and quality of the project as well as the application process.
Survey, restitution and restoration projects of the monuments in this frame are
examined in the related institutions, legislation and problems are revealed.
Restoration applications in our country are faced with problems arising from the
application of the tender system, the deficiencies of the protection legislation on the
application side, the problems caused by the projects, restitution and restoration
projects and reports, and problems related to the operation and professional control
problems. In addition, there are difficulties in reaching qualified materials and
workforce in the application phase.
Within the scope of the study, the problems encountered during the project and
application phases of the monuments were discussed in the example of the Nusretiye
Mosque and the project and application processes of this frame were examined. In the
last part of the thesis, the problems identified in terms of protection legislation,
institutions, project and application stage are evaluated and suggestions for solution of
these problems are presented.