The Relationship of Addictive-Like Eating, Relationship Quality, Body Satisfaction, Personality Tendencies, and Hedonistic Eating
Künye
KAYA, Sena & Filiz KUMOVA. “The Relationship of Addictive-Like Eating, Relationship Quality, Body Satisfaction, Personality Tendencies, and Hedonistic Eating”. Beykoz Akademi Dergisi, 12.2 (2024): 395-420.Özet
The present study aimed to explore the correlational and predictive relationships between addictive-like
eating tendencies and hedonistic eating, body satisfaction, romantic relationship quality, and obsessivecompulsive,
borderline, and dependent personality disorder tendencies. Possible differentiation in addictive-like
eating tendencies by gender and marital status were also analyzed for explanatory purposes. Furthermore, the
addictive-like eating and hedonistic eating tendencies of the participants were compared concerning their body
mass index. Seven hundred sixty-eight participants aged 18-63 participated in the present study. The results
revealed that there were medium positive correlations between addictive-like eating and hedonistic eating,
obsessive-compulsive, borderline, and dependent personality disorder tendencies, whereas there was a medium
correlation between addictive-like eating and body satisfaction. Furthermore, hedonistic eating, body satisfaction,
and borderline personality disorder tendencies were found to be significant predictors of addictive-like eating
inclination. It was found that these predictive relationships did not differ by gender or marital status. Moreover,
results indicated that both addictive-like eating and hedonistic eating behaviors of the participants whose body
mass indexes were equal to or above 25 were significantly higher than those with body mass indexes lower than
25. Based on the results of the present study, it was suggested that the evaluation of individuals exhibiting
addictive-like eating behaviors in terms of deterioration in body satisfaction, hedonistic eating tendency, and DPD,
OCPD, but especially potential BPD dispositions, would help the clinicians following a comprehensive treatment
plan and sustaining more efficiency concerning the psychotherapy processes and outcomes. Moreover, it was
recommended to replicate the present study with the participation of a patient group with extremely addictive-like
behaviors, as the results might differ depending on the sample. Mevcut çalışma bağımlılık benzeri yemenin algılanan romantik ilişki kalitesi, beden memnuniyeti,
hedonistik yeme ve obsesif-kompülsif, sınır durum ve bağımlı kişilik bozukluğu eğilimleri ile olan ilişkisinin
korelasyonal ve yordayıcı ilişkisini araştırmayı amaçlamaktadır. Bağımlılık benzeri yeme eğiliminin cinsiyet ve
medeni duruma göre olası farklılaşmaları da uygun analizlerle incelenmiştir. Ayrıca katılımcıların bağımlılık
benzeri yeme ve hedonistik yeme eğilimleri vücut kitle indekslerine göre de karşılaştırılmıştır. Bu çalışma 18-63
yaş arasındaki 768 katılımcıyla gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar bağımlılık benzeri yeme eğilimi ile hedonistik yeme,
Obsesif-Kompulsif, Borderline ve Bağımlı kişilik bozukluğu eğilimleri arasında orta düzey pozitif, bağımlılık
benzeri yeme ile beden memnuniyeti arasında ise orta düzey negatif korelasyon olduğunu göstermiştir. Ayrıca
hedonistik yeme, beden memnuniyeti ve Sınır-Durum Kişilik Bozukluğu eğiliminin, bağımlılık benzeri yeme
eğiliminin anlamlı yordayıcıları olduğu görülmektedir. Bu yordayıcı ilişkilerin cinsiyete veya medeni duruma göre farklılık göstermediği bulunmuştur. Ayrıca analizler sonucunda vücut kütle indeksi 25 ve üzerinde olan
katılımcıların hem bağımlılık benzeri yeme hem de hedonistik yeme davranışlarının, vücut kütle indeksi 25’ten
düşük olan katılımcılara göre anlamlı derecede yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışma sonuçlarına dayanarak,
bağımlılık benzeri yeme davranışı sergileyen bireylerin beden memnuniyetinde bozulma, hedonistik yeme eğilimi,
Bağımlı Kişilik Bozukluğu, Obsesif Kompülsif Kişilik Bozukluğu ve özellikle de Borderline Kişilik Bozukluğu
eğilimleri açısından değerlendirilmesinin, klinisyenlere kapsamlı bir tedavi planı takip edilmesi ve psikoterapi
sürecinin veriminin arttırılması açısından faydalı olacağı öngörülmüştür. Bunun yanı sıra, sonuçların örnekleme
göre farklılık gösterebileceği göz önünde bulundurularak, bu çalışmanın aşırı düzeyde bağımlılık benzeri yeme
davranışı gösteren bir hasta grubu ile de tekrarlanması önerilmiştir.



















