Haydar Paşa Medresesi’nin restorasyonu ve yeniden kullanımı için bir öneri
Citation
MASRI, Ahmad, Haydar Paşa Medresesi’nin restorasyonu ve yeniden kullanımı için bir öneri, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Mühendislik ve Fen Bilimleri Enstitüsü Mimarlık Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2017Abstract
Haydar Paşa Medresesi, Zeyrek'te, Cibali Mahallesi'nde, Haydar Caddesi ile Haydar
Hamamı Sokağı'nın birleştiği köşede yer almaktadır. I.Süleyman dönemi
vezirlerinden Hadım Haydar Paşa tarafından (1563-1564) tarihleri arasında
yaptırılmıştır. Bu medresenin mimarından kaynaklarda bahsedilmemektedir. Ama
külliyenin hamamının ve camisinin Mimar Sinan'a ait olması dolayısıyla medrese de
aynı döneme ait olduğu için bu medresenin mimarının da Mimar Sinan olması büyük
ihtimaldir.
Haydar Paşa Medresesi 1980'e kadar Haydar Spor Kulübü olarak kullanılmıştır.
1982'de Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından bir aile bekçi olarak konulmuştur.
1997'de ise kapısına asma kilit vurularak terk edilmiştir. Bugün medrese yanındaki
bina ile beraber Kur'an Kursu olarak Fatih Müftülüğüne bağlı Fatih Vakfı Derneği
tarafından kullanılmaktadır. Günümüzde medresenin yalnızca dershanesi ayaktadır.
Tüm hücreleri yıkılmıştır.
Medresede çeşitli nedenlerle zaman içinde meydana gelen değişim ve bozulmalar,
rüzgar, yağmur, kar, güneş gibi doğal etkenlerin sebep olduğu sıva çatlakları ve
dökülmeleri, çürüme, bitkilenme, metal malzemelerde korozyon, nemlenmeden
kaynaklı sararmalar, taş duvarda boşalma, taş duvarda harç boşalması, siyah kabuk
oluşumları, zemine yakın yerlerde yosunlaşmalar ve pencere sövelerinde kırılmalar
ve kopmalar görülmektedir.
Medresenin planı hakkında 1870’den öncesine ait hiçbir bilgiye ulaşılamamıştır.
Aynı zamanda medresenin İstanbul'un çok yangın ve deprem geçiren
mahallelerinden birinde bulunması nedeniyle çeşitli tarihlerde hasar görmüş olduğu
bilinmektedir. Dershane, dershanenin karşısındaki kagir kalıntılar ve avlunun kuzey
duvarına bakılarak, medresenin ilk tasarımında kagir olduğu düşünülmektedir. Fakat
hasar gördükten sonra yıkılan kısımlar ahşaptan yapılmıştır. Bugün medresenin
yalnızca dershanesi ayaktadır, tüm hücreleri yıkılmıştır.
Medresenin yeniden hizmet edebilmesi için yapıya çeşitli onarım müdahaleleri
uygulanmalıdır. Yapının duvarlarının sağlamlaştırılması ve bütünlenmesi, kemerlerin
sağlamlaştırılması, dış cephe derzlerinin onarımı ve iç sıvaların yenilenmesi
gerekmektedir. Bu işlemlerden sonra, uygun şekilde çelik konstrüksiyon yeni
birimler eklenecektir. Yapının sürekli bakım halinde olabilmesi için kullanılması
gerekmektedir. Bu nedenle yapının özgün işlevi olan eğitim işlevini sürdürmesinin
doğru olduğu düşünülmektedir.
Haydarpaşa Medresesinin işlevlendirilmesinde iki temel nokta esas alınmıştır:
Birincisi, eğitim ve kültür işleviyle eski medresenin kuruluş amacına bağlı
kalmasıdır. İkincisi, İstanbul’da, Arap dünyası ve Arap Dili üzerine yapılacak
araştırmalarda kaynak sağlamasıdır. Buna göre Haydarpaşa Medresesi’nin Arap
Kültür ve Dili Çalışmaları Merkezi olarak işlevlendirilmesi ve onarılması önerilmiştir. The Madrasah of Haydar Paşa is located at Zeyrek, in Cibali neighborhood and it is
situated on the corner of Haydar Caddesi and Haydar Hamamı Street. The Madrasah
of Haydar Pasha was built by Hadım Haydar Pasha who was one of the ministers of
Sultan Süleyman I (1563-1564).
The research shows that this madrasah is part of a big complex which contains a
bath, mosque, and public fountain. The historical sources indicate that the bath,
mosque, and the public fountain’s architect was Mimar Sinan, however, the architect
of this madrasah is not known. So, it is very likely that the designer of this madrasah
was Mimar Sinan since it was built during the same period as a part of the same
complex.
The main reason for the choice Haydar Pasha madrasah to be the topic of this thesis
is the uniqueness of its location within the fabric of the walled city, as it is located at
Zeyrek, which is one of the most important neighborhoods in Istanbul. And the
madrasah is need of urgent rehabilitation and intervention.
The goal of this thesis is to prevent this madrasah to deteriorate and collapse totally.
And to make a full survey for the restoration and to suggest a proposal for the re-use
of this madrasah.
To reach the expected goal of the study, the work started by collecting all the
available information from books, articles, old studies and old archival photos.
After collecting data, a documentation for the current status started and during this
phase plans, drawings and photographic survey for current status was prepared.
Then a project for restoration suggested, which consists of several sub-phases. The
first was the identification of the damage and building materials, then classifying
them according to their magnitude and type, as well as preparing a list of the
damaged items in need of urgent repair and data processing along with damage
description. Then proposals for restoration and proper treatment of each element was
made in addition to an implementation plan that describes the interventions and the
details of the intervention such as reinforcement, restoration, and cleaning etc.
Finally, rehabilitation study was done and this phase includes a proposal for the reuse
the madrasah for a purpose close to its original function, without changing the
original layout of the building.
The Zeyrek area, over time, suffered from many fires and earthquakes. This caused
the Madrasah of Haydar Pasha to be damaged several times. The original building of
the madrasah was built from stone but the documents of 1940 show that the
madrasah was partially renewed as timber structure in 1940 after fire and
earthquakes damage. Also, the documents show that this madrasah includes one main entrance and 16 rooms at ground level. The madrasa which described as the
“old tekke” on 1933 Pervititch Map was inhabited by Rumelian immigrants in 1917.
Haydar Pasha madrasah was used as a Haydar Sports Club until 1980. In 1982 a
family started to guard the madrasah by the General Directorate of Foundations.
While in 1997, the gate of the madrasah was locked and it was abandoned.
Today this madrasah, with a building next to it, is used by Fatih Foundation
Association which is associated with Fatih Müftülüğü as a Qur'an school. Currently,
only the “dershane” - lecture hall- of the madrasah is standing while all other cells
are destroyed.
Due to various effects through centuries, the building deteriorated. Natural effects
such as wind, rain, snow, and the sun caused plaster cracks, spills, decay, vegetation,
corrosion of metal materials, humidity, gaps in the walls, gaps in the mortar, black
crust formation, algae near the ground, breaks in windows pilaster and cracks in
walls were formed.
For the plan of the madrasah, no information could be gathered about it before 1870.
The madrasah was damaged on various dates. According to the remains of the north
wall of the courtyard and the remains of a room, it's clear that the first design of this
madrasah was stone masonry. After the damages, they reconstructed the collapsed
units as timber structures. Today, only the dershane survives, all the cells are
destroyed.
In order for this madrasah to be able to serve again, various interventions must be
implemented. Supporting and completing walls, strengthening window arches,
repairing the mortar of exterior facades and renewing the internal plaster are the
works which must be done.
After finishing these works, new units from steel will be added in an appropriate
way. The new units will be reveraible additions which can be removed easily when
needed. The madrasah must be under constant maintenance. Maintaining the original
function of education is a right decision for the sustainability. And fits original
foundation aim.
The Haydar Pasha madrasah rehabilitation work is based on two main points:
Firstly: The function of education and culture must be taken into account to be in
accordance with the original purpose of the establishment this madrasah.
Secondly: To provide resources for research on the Arab world and Arabic language
in Istanbul. It is suggested that the Haydarpaşa madrasah to be a “Center for Arab
Culture and Language Studies”.