Ekolojik Sürdürülebilirlik Çerçevesinde Cendere Vadisi Dönüşümünün Mimarlık Bağlamında Değerlendirilmesi Silahtarağa-Kağıthane Merkez Mahallesi Aksı Örneği
Künye
VURAL, Nur Hilal, Ekolojik sürdürülebilirlik çerçevesinde Cendere Vadisi dönüşümünün mimarlık bağlamında değerlendirilmesi Silahtarağa-Kağıthane Merkez Mahallesi aksı örneği, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Mühendislik ve Fen Bilimleri Enstitüsü Mimarlık Anabilim Dalı, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2016Özet
Kültürel, Tarihsel ve Doğal özellikleri bakımından önemli bir dünya şehri olan İstanbul, kentsel anlamda geçmişten günümüze değişen dinamik bir yapıya sahiptir. Bu fiziksel ve işlevsel değişimler İstanbul’un merkezi alanlarında açıkça görülmektedir. Dönüşümler sonucu olumsuz yönde değişen alanların kalitesini yükseltmek, kullanıcı gereksinimlerini karşılayabilmek, doğal yapıyı doğru kullanmak ve sürdürülebilir kararlarla yeni kentsel düzenlemeler yapmak, şehrin geleceği açısından önemlidir. ‘Ekolojik Sürdürülebilirlik Çerçevesinde Cendere Vadisi Dönüşümünün Mimarlık Bağlamında Değerlendirilmesi Silahtarağa – Kağıthane Merkez Mahallesi Aksı Örneği’ adlı tez çalışmasına konu olan Cendere ( Kağıthane ) Vadisi’nde, değişimin etkileri açıkça görülmektedir.
Tezin birinci bölümüde, çalışmanın amacı, kapsamı ve yöntemi anlatılmıştır.
Tezin ikinci bölümünde, ekolojik sürdürülebilirlik kavramı anlatılmış, sürdürülebilirliğin önemi ve yöntemleri sunulmuştur.
Üçüncü bölümde, Cendere Vadisi’nin, tarihsel süreç içerisinde gerçekleşen fiziksel ve işlevsel açıdan dönüşümleri Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ayrılarak incelenmiştir.
Dördüncü bölümde, Haliç-Merkez Mahallesi aksı çalışma alanı kapsamında seçilen saray yapıları, rekreasyon alanları, endüstri yapıları ve ulaşım ağlarının geçirdiği mimari ve işlevsel dönüşümler incelenmiştir. İncelenen bu yapılar, harita, resim ve tablolarla karşılaştırmalı olarak değerlendirilmiştir.
Beşinci bölümde, Cendere Vadisi ve özelinde Çalışma Alanı’nın 2000’li yıllardan günümüze kadar ki mevcut durumu değerlendirilmiştir. Bölge de yer alan yeni projelerin, vadinin doğal ve tarihi yapısı üzerindeki etkileri irdelenerek, geleceğe yönelik değerlendirmeler yapılmıştır.
Sonuç bölümünde ise, Çalışma Alanı ve genel olarak Cendere Vadisi için geleceğe yönelik değerlendirme ve öneriler sunulmuştur. Istanbul is a significant city due to its cultural, historical and natural characteristics and it also has a very dynamic structure in terms of the transformations that has occured through the history within its urban context. This physical and structural transformations are seen in central areas of Istanbul. Increasing the quality of the areas that has altered negatively both physically and functionally, providing the users with the necessary needs, using the natural stucture accurately and making new urban regulations through sustainable decisions are important for a city’s future. At the Cendere Valley that is the subject of the thesis which is named ‘At The Framework Of Ecological Sustainability The Evaluation Of The Cendere Valley’s Conversion In The Context of Architecture Sialtarağa – Kağıthane Central District Axle Example’, the effects of the transformations are clearly seen.
In the first chapter of the thesis, the purpose, the content and the method of the study are described.
In the second chapter, the concept of ecological sustainability is described and the importance and methods of sustainability are presented.
In the third chapter, the physical and functional transformations taking place in the periods of Byzantine, Ottoman and Republican are examined.
In the fourth chapter, architectural and physical transformations of the palace buildings, recreation areas, industrial buildings and transportation networks are examined regarding Byzantion, Ottoman and Republic periods around Golden Horn-Central District Axle study area. These studied structures are evaluated comparatively with tables, maps and pictures.
In the fifth chapter, Cendere Valley and specifically the study area’s situation from 2000 to the present are evaluated. Sequences of new projects on the valley’s natural and historical structures are studied and evaluations are made for the future.
Finally in the last chapter, evaluations and suggestions are made for the future of study area and more generally Cendere Valley.